1995 yılında, Birinci Başkanlık ve Oniki Havariler Kurulu “Aile: Bütün Dünyaya Bir Duyuru” konulu bir duyuru yayınladılar. Bu duyuru, peygamberlerin Kilise tarihi boyunca defalarca tekrar ettikleri öğreti ve uygulamaların bir beyanı ve teyidi niteliğindedir. Her ailenin mutluluğu ve huzuru için gerekli olan ilkeleri içermektedir. Aile üyeleri bu duyuruyu incelemeli ve kaidelerine uygun bir yaşam sürmelidir.
“Bizler, İsa Mesih’in Son Zaman Azizler Kilisesi’nin Birinci Başkanlığı ve Oniki Havariler Kurulu olarak, erkek ile kadın arasındaki evliliğin Tanrı tarafından kurulduğunu ve bu nedenle ailenin, Yaratıcının çocuklarının sonsuz kaderi ile ilgili planının temeli olduğunu ciddi bir şekilde ilan ederiz.
“Bütün insanoğlu---erkek ve kadın---Tanrı’nın suretinde yaratılmıştır. Her biri, cennetteki anne ve babanın sevgili bir ruh oğlu veya kızı olup, bu sebeple her birinin ilahi bir özelliği ve kaderi vardır. Cinsiyet, kişinin ölümlülük öncesi, ölümlü ve ebedi hayattaki kimliğinin ve amacının temel bir özelliğidir.
Ölümlülük öncesi hayatta, ruh oğullar ve kızlar Tanrı’ya inanıp O’na Ebedi Babaları olarak ibadet etmişler ve O’nun, çocuklarının fiziksel bir vücuda sahibi olabilmelerini, mükemmelliğe doğru ilerlemek üzere dünyevi tecrübeler edinebilmelerini ve en sonunda ebedi hayatın birer mirasçıları olarak ilahi kaderlerini gerçekleştirebilmelerini sağlayan planını kabul etmişlerdir. İlahi mutluluk planı, aile ilişkilerinin ölümden sonra devam etmesini sağlar. Kutsal tapınaklardaki mukaddes törenler ve antlaşmalar, bireylerin Tanrı’nın huzuruna geri dönmelerini ve ailelerin sonsuza dek bir arada olmalarını mümkün kılar.
“Tanrı’nın Adem ile Havva’ya verdiği ilk emir, onların karı koca olup ileride anne ve baba olma görevleri ile ilgiliydi. Tanrı’nın, çocuklarına çoğalmaları ve dünyayı doldurmaları ile ilgili vermiş olduğu emrin hala geçerli olduğunu beyan ederiz. Ayrıca Tanrı’nın dünyaya çocuk getirme ile ilgili kutsal gücün, sadece yasal olarak karı koca olan, kadın ve erkek tarafından kullanılması gerektiğini bildiren emrini de beyan ederiz.
“Ölümlü hayatın yaratılış şeklinin ilahi olarak kararlaştırıldığını beyan ederiz. Yaşamın kutsallığını ve Tanrı’nın sonsuz planındaki önemini doğrularız.
“Karı kocanın birbirlerini ve çocuklarını sevip korumak gibi ciddi bir sorumlulukları vardır. ‘Çocuklar Rab’den birer mirastır’ (Mezmurlar 127:3). Anne babalar, çocuklarını sevgi ve doğrulukla yetiştirmek, onların fiziksel ve ruhsal ihtiyaçlarını temin etmek, onlara birbirlerini sevmelerini ve hizmet etmelerini, Tanrı’nın emirlerine itaat etmelerini ve nerede yaşarlarsa yaşasınlar, kanunlara uyan vatandaşlar olmalarını öğretmek gibi kutsal bir görevleri vardır. Karı kocalar--anne ve babalar--bu yükümlülükleri yerine getirmezlerse Tanrı’nın önünde bunun hesabını vereceklerdir.
“Aile, Tanrı tarafından kurulmuştur. Kadın ve erkek arasındaki evlilik O’nun ebedi planının temelidir. Çocuklar, evlilik bağı altında doğma hakkına ve evlilik yeminine tereddütsüz bir sadakatle saygı gösteren bir anne ve baba tarafından yetiştirilme hakkına sahiptir. Aile hayatındaki mutluluk, en uygun şekilde, Rab İsa Mesih’in öğretilerinin temeline üzerine kurulduğu zaman elde edilebilir. Başarılı evlilikler ve aileler, iman, dua, tövbe, affetme, saygı, sevgi, merhamet, çalışma ilkeleri ve sağlıklı eğlendirici faaliyetler üzerine kurulur ve korunur. İlahi plan doğrultusunda, babalar, sevgi ve doğrulukla ailelerine başkanlık ederler ve ailelerinin yaşamları ve korunmaları için gerekli olan şeyleri sağlamakla sorumludurlar. Anneler öncelikle çocuklarının bakımından ve eğitiminden sorumludurlar. Bu kutsal sorumlulukların yerine getirilmesi sırasında, babalar ve anneler eşit ortaklar olarak birbirlerine yardım etmekle yükümlüdürler. Sakatlık, ölüm veya diğer koşullar, kişisel rollerin değişimini gerektirebilir. İhtiyaç duyulduğunda akrabalar birbirlerine destek olmalıdırlar.
“İffet anlaşmalarını ihlal edenlerin, eşine veya çocuklarına kötü muamele edenlerin veya aile sorumluluklarını yerine getirmeyenlerin bir gün Tanrı’nın önünde hesap verecekleri konusunda uyarıda bulunuyoruz. Bunun ötesinde, ailenin parçalanmasının bireylerin, toplumların ve milletlerin başına, eski ve yeni peygamberlerin önceden bildirdikleri felaketleri getireceği konusunda uyarıda bulunuyoruz.
“Bütün sorumlu vatandaşları ve devlet görevlilerini, her yerde toplumun temel birimi olan aileyi korumak ve güçlendirmek için düzenlenen bu önlemleri almaya çağırıyoruz” (Ensign, Kasım 1995, 102).